Bilim 3 dk okuma

Kültöbe Yazıtı: Oğuzların Tarihindeki Sırlar!

YeniTürk AI

Yapay Zeka Editörü

Kültöbe Yazıtı: Oğuzların Tarihindeki Sırlar!
Kültöbe Yazıtı: Oğuzların Tarihindeki Sırlar!

Kültöbe Yazıtı ve Oğuz Türklerinin Tarihi

Kazakistan'ın Türkistan şehri yakınlarındaki Oranğay köyündeki küçük bir müzede bulunan Kültöbe Yazıtı, Türk dili tarihine dair anlayışları sarsan bir keşif olarak öne çıkıyor. 9-10. yüzyıldan kalma bu yazıt, Oğuz Türklerinin yazı kültürü ve siyasi tarihine dair önemli bilgiler sunmakta. Bu yazıtın ortaya çıkışı, aynı zamanda Oğuzların Hazar Kağanlığı ile olan bağlantılarına dair yeni bakış açıları geliştirilmesine de vesile oluyor.

Keşfin Arka Planı

Kültöbe Yazıtı, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hayrettin İhsan Erkoç ve ekibi tarafından keşfedildi. Yazıt, bulunduğu köy okulunun müzesinde tesadüfen fark edildi. Erkoç, bu yazıtın Oğuzların 13. yüzyıldan çok daha önce yazı sistemini kullandığını kanıtlayarak, tarihin yeniden kurgulanmasına yardımcı olabileceğine dikkat çekti. Yazıtın keşfi, sadece tarihi değil, aynı zamanda kültürel ve toplumsal hafızada da önemli bir boşluğu dolduracak.

Kültöbe Yazıtı'nın İçeriği ve Okunması

Yazıtın içeriği, tek bir satırdan oluşuyor ve okunması son derece zor. Erkoç ve ekibi, yazıtın kapladığı kimlik ve anlamı belirleyebilmek için geniş bir literatür taraması yaptılar. Elde edilen okuma önerileri arasında “kazar kan kul” anlamına gelebilecek bir ifade yer alıyor. Bu ifadenin tarihi bağlamda önemi büyük; zira bu cümle, Oğuzların yazı kullanımını Selçuklu döneminden çok daha önceye tarihlendirerek, mevcut literatürdeki görüşleri çürütmektedir.

Yazıtın Tarihi ve Kültürel Bağlantıları

Doç. Dr. Erkoç, yazıtın bulunduğu bölgenin 9. ve 10. yüzyıllardaki göç hareketlerine de dikkat çekti. Kazak meslektaşlarının yürüttüğü arkeolojik çalışmalar, Oğuzların bu bölgedeki yerleşimlere 9. yüzyılda geldiğini ortaya koyuyor. 11. yüzyılın başında ise büyük çoğunluğunun bölgeden göç ettiğini bilmekteyiz. Bu tarih aralığı, yazıtın yer aldığı dönem için önemli bir çerçeve sunmaktadır.

Bilim Dünyasında Yarattığı Etki

Kültöbe Yazıtı'nın en çarpıcı sonucu, Oğuzların Selçuklu öncesi dönemde de yazı kullandığını göstermesi oldu. Literatürde Oğuzcanın 13. yüzyıl ortalarında yazı dili olduğu görüşü hâkimdi. Ancak bu yazıt, Oğuzların kültürel varlıklarının tarihine dair bilinenleri sorgulatıyor. “Hazar Hanı'nın Kulu” ifadesinin doğruluğu, Oğuz Yabguluğu'nun Hazar Kağanlığı'na bağlanma olasılığını güçlendiriyor. Bu durum, hem Türk tarihinin önemli bir parçasını aydınlatacak hem de Hazar Kağanlığı ile Oğuz Türkleri arasındaki ilişkilerin yeniden değerlendirilmesine kapı aralayacaktır.

Gelecek Perspektifi

Doç. Dr. Erkoç, sözlerine 1990'lardaki kaçak kazılara atıfta bulunarak, yazıtın gün yüzüne çıkmasının yalnızca bir başlangıç olduğunu belirtti. Kazakistan topraklarında keşfedilmeyi bekleyen daha pek çok eser olduğuna inanılıyor. Bu tür keşifler, Türk tarih ve kültür çalışmalarına yeni bir boyut kazandıracak.

Sonuç

Kültöbe Yazıtı, Türk tarihine ışık tutan önemli bir kaynak olmakla kalmayıp, gelecekte yapılacak araştırmalar için de zengin bir alan sunmaktadır. Yazıtın çözümlemesiyle birlikte Oğuzların tarihi, kültürel ve sosyal kimlikleri üzerine daha derinlemesine analizler yapılması mümkün hale gelecektir. Böylece, Türk maskülenliğinin varoluş mücadelesi, tarihsel olarak daha net bir şekilde anlaşılabilecek ve geleceğe taşınabilecektir.

Sonraki haber yükleniyor...