Devletin Yetiştirip İşe Yerleştirdiği Çocuk Sayısı 64 Bine Ulaştı
YeniTürk AI
Yapay Zeka Editörü
Devletin Yetiştirip İşe Yerleştirdiği Çocuk Sayısı 64 Bine Ulaştı
Türkiye, çocuk evleri ve destek programları aracılığıyla, toplumsal sorumluluklarını yerine getirerek 64 bin 238 genci yetiştirmeyi başardı. Bu çocuklar, sadece devletin koruması altında büyümekle kalmayıp aynı zamanda ülkenin önemli bir potansiyel kaynağını oluşturuyor.
Koruma Altındaki Çocukların Durumu
Türkiye genelinde yaklaşık 23 milyon çocuk bulunuyor. Bu çocukların büyük bir kısmı, ebeveynlerinin yanında büyüyerek çocukluk dönemlerini geçiriyor. Ancak, bazı çocuklar veya gençler, çeşitli sebeplerle ailelerinden ayrı kalmak zorunda kalıyor. Devlet, çocukların korunmasını sağlamak amacıyla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı aracılığıyla gerekli düzenlemeleri yapıyor. Özellikle 18 yaşının altındaki Türk vatandaşları, koruma ihtiyacı bulunduğunda, devletin destek mekanizmalarıyla tanışıyor.
Yıllar içinde devlet, koruma ihtiyacı olan çocukları aşağıdaki gruplara ayırarak çeşitli destekler sunmakta:
- Öksüz ve Yetim Çocuklar: Ebeveynlerini kaybetmiş olanlar.
- İstismar Edilmiş Çocuklar: Fiziksel veya duygusal olarak zarar görmüş çocuklar.
- Suça Sürüklenmeye Çalışılan Çocuklar: Suç işleme potansiyeli olan veya bu yönde yönlendirilen çocuklar.
Koruma hizmetleri, öncelikle “aile yanında koruma” ilkesi doğrultusunda ilerliyor. Yani, çocuğun büyümesi için ailesine maddi, psikolojik ve hukuki destek veriliyor. Türkiye’de aile yanında desteklenen çocuk sayısı 168 bin 959’a ulaşarak önemli bir rakam oluşturuyor.
Çocuk Evleri ve Destek Mekanizmaları
Ancak, eğer bir çocuğun ailesi yoksa ya da başka bir nedenle ebeveynlerine sahip değilse, devlet devreye giriyor. Türkiye’de 15 bin 312 çocuk devlet destekli kuruluşlarda barınmakta. Bu çocukların 5 bin 810’u çocuk evlerinde, 8 bin 16’sı çocuk evleri sitelerinde bulunuyor. Diğer çocuklar ise farklı kurumlarda hizmet alıyor.
Devletin bu çocukları yalnızca barındırmakla kalmayıp onlara eğitim ve istihdam sağlama konusunda da önemli adımlar attığı görülüyor. Kamuda işe yerleştirilme süreci, devletin koruması altında büyümüş çocuklar için büyük bir fırsat sunmaktadır. Yılda iki kez yapılan atamalar sonucunda, 64 bin 238 çocuk kamu sektöründe iş bulmayı başarmıştır. Ayrıca, özel sektörde verilen istihdam teşvikleri ile 13 bin 906 çocuk işe yerleştirilmiştir.
Kariyer Destekleri ve Sporcu Yetiştirme
Ülke, gençlerin kariyer gelişimlerine de önem veriyor. İŞKUR ile yapılan işbirliği sayesinde, 8 binden fazla çocuğa kariyer planlaması konularında rehberlik hizmeti sağlanmıştır. Bu destekler, çocukların sadece istihdam edilmesi değil, aynı zamanda profesyonel hayatlarına sağlam bir başlangıç yapmaları için de gerekli olan eğitimi almasını hedefliyor.
Bunların yanı sıra, sosyal etkinlikler ve spor alanında da planlama yapıldığını görmek mümkün. Toplamda 62 ihtisaslaştırılmış çocuk evi ile belirli ihtiyaçlara özel bakım sağlanmakta. Sosyal etkinlikler ve spor alanında verilen desteklerle, milli sporcular yetişmektedir. 2024 sonu itibariyle bakanlığa bağlı evlerde kalan 2 bin 112 lisanslı sporcu çocuk bulunmaktadır. Bu çocukların 30 tanesi branşlarında milli formayı giyme onurunu yaşamaktadır.
Eğitim Başarıları ve Gelecek Beklentileri
Son bir yıl içinde, devlet korumasındaki 421 çocuk Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) kapsamında başarılı olarak üniversitelere yerleşmiştir. Bu başarı, bir önceki döneme göre artan bir eğilim göstermektedir ve bu yıl sayıların daha da artması beklenmektedir. Bu tür başarıların, çocukların gelecekte sosyoekonomik düzeylerini artırma potansiyeli oldukça yüksektir.
Sonuç ve Gelecek
Türkiye, koruma altında olan çocuklarını sadece barındırmakla kalmayıp, aynı zamanda onların sosyal, psikolojik ve profesyonel gelişimlerine de destek vermektedir. Bu kapsamda yapılan çalışmalar, toplumsal sorumluluğun bir gereği olarak ileriye dönük pek çok fırsat yaratmaktadır. Eğitim ve istihdam alanında sağlanan bu tür destekler, çocukların gelecekteki ömür boyu öğrenim süreçlerini ve kariyerlerini pozitif yönde etkileyecektir. Devletin bu konudaki kararlılığı, sosyal adaletin sağlanması ve bireylerin potansiyellerine ulaşmasına yönelik büyük bir adım olarak değerlendirilmelidir.