Sındırgı ve Simav'daki Depremler: Santorini ile Benzerlikler

Balıkesir’in Sındırgı ile Kütahya’nın Simav ilçelerindeki depremler, fay hatlarının dışında bulunan alanlarda meydana gelmesi bakımından dikkat çekiyor. Bu durumun, Yunanistan'a bağlı Santorini Adası'ndaki volkanik depremlerle benzerlik gösterdiği ifade ediliyor. Jeoloji mühendisi Prof. Dr. Özgür Karaoğlu, bu depremlerin sıklığı ve konumları açısından ilginç bir benzerlik taşıdığını vurguladı.

Deprem Bilgileri ve Sıklığı

Prof. Dr. Karaoğlu, Sındırgı ve Simav bölgelerindeki depremler hakkında detaylı bilgileri paylaştı. Nisan 2023'ten itibaren, Simav'da 4,400’e yakın, Sındırgı’da ise 23,000 civarında deprem kaydedildi. Bu rakamlar, her iki bölgedeki depremlerin sıklığını gözler önüne seriyor. Özellikle Sındırgı’da meydana gelen depremler, yaklaşık 30 kilometreye 20 kilometrelik bir alanda, 5 ila 15 kilometre derinlikte oluşmakta.

Tektonik Yapı ve Fay Hattı Analizi

Sındırgı bölgesindeki depremlerin, mevcut fay hatlarının dışında oluşması dikkat çekici bir durum. Karaoğlu, bu depremlerin meydana geldiği alandaki tektonik yapı konusunda detaylar verdi. "Burada bölgenin tektonik yapısına baktığımızda, bir Simav Fay hattı var. Bu Simav Fay hattını kesen Gelenbe Fay hattı bulunuyor. En önemli husus, Sındırgı’daki depremlerin çoğunun fay düzlemleri üzerinde gerçekleşmemesidir" dedi. Bu, bölgedeki depremlerin neden olabileceği daha büyük olaylar için bir tespit niteliği taşıyor.

Magma ve Jeotermal Aktivite

2012-2024 yılları arasında yapılan araştırmalar, Sındırgı'nın güneyinde yer alan alanlarda tomografi çalışmalarıyla 5 ila 12 kilometrelik derinliklerde magmatik zonların varlığını tespit etti. Karaoğlu, bu magma hareketinin depremler üzerindeki etkisine dikkat çekti. Özellikle "Simav Grabeni" adlı bölgede yeraltında bulunan sıcak ve soğuk akışkanların depremlerle ilişkili olduğunu ve jeotermal alanların bu durumu artırabileceğini belirtti.

Santorini ile Karşılaştırmalar

Prof. Dr. Karaoğlu, global ölçekte depremlerle karşılaştırma yaparak Santorini örneğine dikkat çekti. "Santorini’deki deprem faaliyetleriyle burada da binlerce küçük deprem meydana geliyor. Bu durum, yeni bir magma yerleşiminin meydana geldiğinin bir işareti. Magmanın yanal yönde hareket etmesi ve sıcaklık ile yer değiştirme üzerindeki yarattığı stres, yeraltındaki fayların harekete geçmesine neden oluyor" diye ifade etti.

Gelecek Olasılıkları ve Dikkat Edilmesi Gerekenler

Karaoğlu, Sındırgı'nın güney kesiminde fay hatları altında depremler meydana geldiğine dikkat çekti. Özellikle "Yüzde 90-95 depremler burada oluyor. Buradaki magmanın hareketi, kendine yer açma çabası yaparak fay olmayan yerlerde de depremlerin ortaya çıkmasına neden oluyor" dedi. Bu durum, jeolojik olarak büyük tehditler barındırıyor. Gelecekte oluşabilecek büyük depremler, bölgedeki tarım, sanayi ve yerleşim alanlarını ciddi şekilde etkileyebilir.

Sonuç ve Değerlendirmeler

Sonuç olarak, Sındırgı ve Simav’daki depremler, yerbilimsel anlamda önemli işaretler taşıyor. Bu bölgelerde yapılan araştırmalar, hem yeraltı hareketliliğinin hem de magma aktivitelerinin düzenli bir şekilde izlendiğini göstermektedir. Prof. Dr. Özgür Karaoğlu'nun belirttiği gibi, "Bu tür durumlar, hem bilim insanları hem de yerel halk için önemli dersler çıkarma şansı vermektedir." Bu noktada, bölgedeki depremlerin takibi, Türkiye’nin genel olası deprem riskini değerlendirmekte kritik bir rol oynamaktadır.