Terörsüz Türkiye: Huzurun ve Güvenliğin Teminatı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Türkiye’nin güvenliğini sağlama amaçlı terörle mücadelede yalnızca bir güvenlik meselesi değil, aynı zamanda bir gelecek ve beka meselesinin olduğunu vurguladı. Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) tarafından düzenlenen İl Emniyet Müdürleri Yıllık Değerlendirme Toplantısı'nda yaptığı açıklamalarda, terörsüz bir Türkiye’nin huzur, güvenlik ve yaşama hakkının teminatı olduğunu belirtti. Yerlikaya, "Bu hedef bir temenni değil, bir devlet politikasını temsil ediyor," diyerek, terörün milletin birliğine ve geleceğine yönelik bir tehdit olduğuna dikkat çekti.

Türkiye'nin Güvenlik Stratejisi

Yerlikaya, tarihi boyunca medeniyetlerin temelinde huzur ve güvenliği önceleyen bir anlayışın bulunduğuna işaret etti. Devletin sadece hükmeden değil, aynı zamanda kollayan ve yaşatan bir varlık olduğunu ifade etti. Bu bağlamda, polis güçlerinin hukuktan aldıkları güçle, suçların karşısında kararlı bir duruş sergilediklerini vurguladı. Türkiye’nin huzurunun, güçlü bir devlet iradesi ve kararlı bir güvenlik anlayışı ile sağlanabileceğine inanan Yerlikaya, terörle mücadeledeki kararlılıklarının her zaman sürdüğünü ve en son düzenlenen operasyonların olumlu sonuçlar verdiğini aktardı.

Başarılar ve İstatistikler

Bakan Yerlikaya, 2025 yılının ilk 11 ayında polis bölgelerinde gerçekleştirilen operasyonlarda toplamda 2,063 kişi tutuklanırken, 7 terör eyleminin engellendiğini de sözlerine ekledi. Ayrıca, kırsalda yürütülen arama ve tarama faaliyetlerinin kesintisiz sürdüğünü ve hava unsurlarıyla alan hakimiyetinin güçlendirildiğini ifade etti. "Mağara ve sığınakları bir bir imha ederek terörün barınma ve hareket kabiliyetini ortadan kaldırıyoruz," diyen Bakan Yerlikaya, güvenlik güçlerinin her türlü suç örgütüne karşı kararlı bir mücadele yürüttüğünü belirtti.

Geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre polis bölgesinde işlenen suçlarda 77 bin daha az olayın meydana geldiğini aktaran Yerlikaya, suç oranlarını düşürmek için yapılan çalışmaların neticesinde, kişilere karşı işlenen suçlarda aydınlatma oranının %99'a, mal varlığına karşı işlenen suçlarda ise %92'ye ulaştığını belirtti. Bu performans, Avrupa’da başka ülkelerle karşılaştırıldığında büyük bir başarı olarak öne çıkmaktadır.

Organize Suçlarla Mücadele

Yerlikaya, organize suç örgütleriyle mücadelede yeni bir yol haritası olarak "Türkiye Bütünleşik Güvenlik Modeli"ni uyguladıklarını aktardı. Bu model sayesinde organize suç örgütlerinin elebaşları ve finansal ağlarının düzenli operasyonlarla çökertildiğini belirtti. 2025 yılının ilk 11 ayında, 273 organize suç çetesinin çökertildiği bilgisini veren Yerlikaya, bu operasyonlar sonucunda 4,267 şahsın tutuklandığını, yaklaşık 129 milyar lira değerindeki mal varlığına el konulduğunu ifade etti. Suçla mücadeledeki bu başarılı ivme, vatandaşların güven hissini artırmakta ve toplumda huzur ortamını pekiştirmektedir.

Daha Güvenli Bir Trafik Ortamı

Türkiye’nin trafik güvenliğini artırmak amacıyla gerçekleştirilen denetimlerin sayısının %16 oranında artırılarak 89 milyona ulaştığına dikkat çeken Yerlikaya, yeni Trafik Kanunu’nun hazırlıklarının tamamlandığını ve ocak ayında Meclis’ten onaylandığında trafik kültüründe önemli gelişmeler yaşanacağını ifade etti. Bu çerçevede, yerel yönetimlerle işbirliği içinde, trafik kazalarının azaltılması hedeflenmektedir.

Geleceğe Yönelik Hedefler

Bakan Yerlikaya, gelecekteki hedeflerinin sadece güvenlik odaklı değil, aynı zamanda toplumsal refahı artırmaya yönelik olduğunu belirtti. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün kapasitesini artırmak için yürütülen teşkilatlanma çalışmalarının devam ettiğini ve bu yıl içerisinde kamuoyuyla paylaşılacağını vurguladı. Ayrıca, çalışma düzenleriyle ilgili yapılan değişikliklerin, personelin huzurunu artıracağı ve personelin etkinliğini artıracağı belirtilmiştir.

Son olarak, Bakan Yerlikaya, devletin bir bütün olarak güvenlikteki kararlılığını sürdürerek, polis teşkilatıyla birlikte, toplumun huzuru ve güvenliği için her türlü önlemi alacaklarının altını çizdi. Bu kapsamda, her bir polisin hakkı ve hukuku, ülkenin kamu düzeninin ayrılmaz bir parçası olarak görülmektedir.