Tunceli'de Gönüllüler Deprem Önlemleri İçin Seferber Oldu

Tunceli'de, doğal afetlere karşı hazırlık ve bilinçlendirme çalışmaları, Munzur Arama Kurtarma Derneği’nin (MUDAK) öncülüğünde, geniş bir gönüllü ağı tarafından yürütülüyor. 2019 yılında kurulan MUDAK, çeşitli meslek gruplarından oluşan 150 gönüllüsü ile afetlere karşı toplumda farkındalık yaratmayı hedefliyor. Yangınlar, depremler, sel baskınları ve trafik kazaları gibi her türlü acil durumda görev alan bu gönüllüler, düzenledikleri 'tehlike avı' ile birlikte, vatandaşların olası deprem risklerine karşı hazırlıklı olmalarını sağlıyor.

Toplumsal Dayanışmanın Önemi

MUDAK’ın yürüttüğü projeler, toplumsal dayanışma ruhunu güçlendirirken, aynı zamanda deprem gerçeğiyle yüzleşmenin önemini vurguluyor. İlgili kurumlarla işbirliği içinde, Tunceli Valiliği, Tunceli Belediyesi, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ve Munzur Üniversitesi ile birlikte hayata geçirilen “Doğal ve Beşeri Afetlere Karşı Toplumsal Dirençlilik Projesi” çerçevesinde, evler, iş yerleri ve kamu kuruluşlarında yapılan tehlike avı çalışmaları, toplumun bilinçlenmesine büyük katkı sağlıyor.

Gönüllülerin Müdahale Sıklığı ve Çalışma Prensipleri

Gönüllüler her türlü acil durumda aktif olarak görev alıyor. Belirli aralıklarla sahaya çıkarak halkı afet ve acil durumlar hakkında bilinçlendirmeye çalışan MUDAK gönüllüleri, son olarak Nazımiye ilçesindeki vatandaşlarla bir araya gelerek, deprem öncesi yaşanabilecek riskler ve tehlikeler hakkında detaylı bilgilendirmeler yaptı.

• Evlerdeki ağır eşya ve rafların güvenliği kontrol ediliyor.
• Yanıcı maddelerin uygun şekilde depolanıp depolanmadığına dair anket çalışmaları yapılıyor.
• Acil durumlar için hazırlık düzeyi hakkında geri bildirim sağlanıyor.

Bu tür çalışmalar, gönüllülerin, afet anında ciddi tehlike oluşturabilecek unsurların fark edilip gerekli önlemlerin alınmasını sağlıyor. MUDAK Başkanı Hikmet Gökmen, derneklerinin, doğal afetlere karşı sürekli eğitim veren ve hazırlıklı ekipler oluşturan bir yapıya sahip olduğunu belirtiyor. “Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremlerde ciddi bir çalışmaya adım attık ve bunun bizim için önemli bir sınav olduğunu gördük” diyor.

Eğitim ve Farkındalık Çalışmaları

MUDAK Proje Koordinatörü Mehmet Bidav, bu projelerle birlikte sivil toplum kuruluşları ve kamu kurumlarının ortak çalışmalarını güçlendirmeyi hedeflediklerini vurguluyor. Tunceli'yi afetlere karşı daha dirençli hale getirmek için çeşitli eğitim programları düzenlediklerini ve toplamda 220 gönüllüyü eğittiklerini ifade ediyor. Eğitimlerin yanı sıra, Ovacık ve Nazımiye'de kurulan iki birim aracılığıyla, yerel halk ile daha yakından temas sağlanıyor.

İlçelerin afet potansiyeli göz önüne alındığında, Nazımiye'nin stratejik önemi daha da fazlalaşıyor. Gönüllüler bu ilçedeki hanelere ve kamu kurumlarına giderek bilgilendirme çalışmaları yapıyorlar ve halkı, olası bir deprem anında neler yapılması gerektiği konusunda bilinçlendiriyorlar.

Gönüllü Olmanın Anlamı

Avukat Alişer Ölmez, yaklaşık altı yıldır MUDAK bünyesinde gönüllü olarak çalışıyor. “Nazımiye'de 20'ye yakın arkadaşımızla kurduğumuz bir oluşumla burada afetlere yönelik çalışmalar gerçekleştiriyoruz ve son derece başarılı gidiyor” diyerek, bu tür toplumsal dayanışma çalışmalarının önemini vurguluyor. Mahmut Boztaş ise gönüllü olarak, yapıların deprem anındaki güvenliğini artırmak amacıyla bilinçlendirme çalışmalarına katılmaktan mutluluk duyduğunu belirtiyor. “Tehlike avında, evlerde var olabilecek yapısal olmayan tehlikeleri vatandaşlara anlatmaya çalışıyoruz” şeklinde ifade ediyor.

Tunceli'nin ilçe sakinlerinden Murat Uz, gönüllülerin çalışmaları sayesinde deprem öncesi ve sonrası yapılması gerekenlerle ilgili çok faydalı bilgiler öğrendiğini dile getiriyor. Bu tür gönüllü faaliyetler, sadece anlık müdahaleler değil, uzun vadeli bir bilinçlenmeyi de hedefliyor. Bu nedenle, gönüllülerin rolü, sadece bilgi vermekten ibaret olmayıp, aynı zamanda toplumda bir güvence oluşturmakla da ilgilidir.

Geçmişten Günümüze: Afet Yönetiminde Gönüllülerin Rolü

Afet yönetimi ve hazırlık süreci, Tunceli'nin tarihi boyunca çeşitli zorluklarla karşılaşmıştır. Türkiye, coğrafi konumu nedeniyle sık sık doğal afetlerle mücadele eden bir ülke. Özellikle 1999 İzmit depremi sonrası, gönüllü organizasyonların ve yerel halkın önemi daha da anlaşılmıştır. Tunceli gibi afet riski taşıyan bölgelerde, sivil toplumun katılımı, afet yönetim süreçlerinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesine büyük katkı sağlamaktadır.

Geleceğe yönelik bakıldığında, MUDAK ve benzeri gönüllü örgütleri, eğitim programlarını artırarak ve toplumsal farkındalığı arttırarak, Tunceli’nin afetlere karşı dirençli bir yapıya dönüşmesine katkıda bulunmaktadır. Toplumun bilinçlenmesi, hem bireylerin hem de ailenin afetlere karşı hazırlıklı olması açısından kritik öneme sahip. Bu nedenle, Tunceli'deki bu gönüllü faaliyetlerinin devamlılığı ve desteklenmesi, uzun vadede ciddi faydalar sağlayacaktır.